We live here , that makes us Chinese 🇬🇧 | 🇹🇷 Burada yaşıyoruz, bu bizi Çinli yapar | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey 🇬🇧 | 🇹🇷 Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
如果我 🇨🇳 | 🇹🇷 Eğer i | ⏯ |
I forget most of them 🇬🇧 | 🇹🇷 Çoğunu unutuyorum | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey for all of you 🇬🇧 | 🇹🇷 Hepiniz için Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
I learned how to cook a lot of things 🇬🇧 | 🇹🇷 Birçok şeyi pişirmeyi öğrendim | ⏯ |
请在这里告诉我 🇨🇳 | 🇹🇷 Lütfen bana burada söyle | ⏯ |
来我这里 🇨🇳 | 🇹🇷 Bana gel | ⏯ |
啤酒在这里付款吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Bira burada ödeniyor mu | ⏯ |
啤酒是在这里付款吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Bira burada ödeniyor mu | ⏯ |
他这个是在美国哪里 🇨🇳 | 🇹🇷 Amerikanın neresinde | ⏯ |
那你就在这里等一下 🇨🇳 | 🇹🇷 O zaman burada bekle | ⏯ |
我已经在家里了 🇨🇳 | 🇹🇷 Zaten evdeyim | ⏯ |
我这里改签失败 🇨🇳 | 🇹🇷 Burada üstümü değiştirmeyi başaramadım | ⏯ |
我的行李还在里面 🇨🇳 | 🇹🇷 Bavullarım hala orada | ⏯ |
钱包都在我的店里 🇨🇳 | 🇹🇷 Cüzdan dükkanımda | ⏯ |
你在哪里 🇨🇳 | 🇹🇷 Neredesin | ⏯ |
这是哪里 🇨🇳 | 🇹🇷 Burası nere | ⏯ |
你可以在这里等你的朋友 🇨🇳 | 🇹🇷 Arkadaşlarını burada bekleyebilirsin | ⏯ |
我们这里在中国打喷嚏就是有人在说你坏话 🇨🇳 | 🇹🇷 Burada, Çinde hapşırıyoruz ve birisi senin hakkında kötü şeyler söylüyor | ⏯ |
我们要在这吃饭 🇨🇳 | 🇹🇷 Burada mı yiyeceğiz | ⏯ |
现在去我的店里好吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Şimdi dükkanıma gitmek ister misin | ⏯ |
总统在哪里 🇨🇳 | 🇹🇷 Başkan nerede | ⏯ |
在哪里剪票 🇨🇳 | 🇹🇷 Bileti nerede kesebilirim | ⏯ |
他在家里边儿种植这种作物 🇨🇳 | 🇹🇷 Ekinleri evde yetiştiriyor | ⏯ |
卫生间在哪里 🇨🇳 | 🇹🇷 Banyo nerede | ⏯ |