思念 🇨🇳 | 🇹🇷 Miss | ⏯ |
的意思 🇨🇳 | 🇹🇷 Anlamı | ⏯ |
什么意思 🇨🇳 | 🇹🇷 Ne demek istiyorsun | ⏯ |
你购买必须通过我 🇨🇳 | 🇹🇷 Benden alıyorsun | ⏯ |
你能理解吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Anlıyor musunuz | ⏯ |
我们理解你 🇨🇳 | 🇹🇷 Sizi anlıyoruz | ⏯ |
必须是穆斯林餐厅是吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Müslüman restoranı olmalı, değil mi | ⏯ |
おめでとう ダ・ギリ 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben sa | ⏯ |
中国人的思想跟你们国家的思想可能不一样 🇨🇳 | 🇹🇷 Çin düşünce mays ülkenizde aynı olmayabilir | ⏯ |
你给我一个合理的价格,这个根本就不合理 🇨🇳 | 🇹🇷 Bana makul bir fiyat verirsen, bu hiç de mantıklı değil | ⏯ |
你刚才做理疗了吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Fizyoterapimi yaptın mı | ⏯ |
但是他不管理业务 🇨🇳 | 🇹🇷 Ama işi o yönetmiyor | ⏯ |
宝贝回去当兵了,思念 🇨🇳 | 🇹🇷 Bebek asker olmak için geri döndü, bayan | ⏯ |
今天下午不做理疗了 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu öğleden sonra fizyoterapi yapmayacağım | ⏯ |
不要 🇨🇳 | 🇹🇷 № | ⏯ |
今天先停一下理疗,看一下 🇨🇳 | 🇹🇷 Bugün fizyoterapiyi bırak ve bir göz at | ⏯ |
要女人 🇨🇳 | 🇹🇷 Bir kadın istiyorum | ⏯ |
只要方 🇨🇳 | 🇹🇷 Parti olduğu sürece | ⏯ |
这个是土耳其你刚说的是什么意思 🇨🇳 | 🇹🇷 Türkiye derken neyi kastediyorsun | ⏯ |
我要走了 🇨🇳 | 🇹🇷 Gitmeliyim | ⏯ |
我们自己去 🇨🇳 | 🇹🇷 Kendi başımıza gidin | ⏯ |
压迫 🇨🇳 | 🇹🇷 Baskı | ⏯ |
我自己过来的 🇨🇳 | 🇹🇷 Buraya tek başıma geldim | ⏯ |
照顾好自己 🇨🇳 | 🇹🇷 Kendine iyi bak | ⏯ |
我认为北京会有土耳其餐厅的 🇨🇳 | 🇹🇷 Pekinde Türk restoranları olacağını düşünüyorum | ⏯ |
好好照顾自己 🇨🇳 | 🇹🇷 Kendine iyi bak | ⏯ |
我没有 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben yapmadım | ⏯ |
可能他有很多为难吧,我就不想强求他了 🇨🇳 | 🇹🇷 Belki bir sürü sorunu vardır, onu zorlamak istemiyorum | ⏯ |
因为到家那边吃吃的就是自己满意 🇨🇳 | 🇹🇷 Çünkü evde yemek yemek onların memnuniyetidir | ⏯ |
有没有有没有酒 🇨🇳 | 🇹🇷 Şarap var mı | ⏯ |
因为很多药,土耳其没有 🇨🇳 | 🇹🇷 Çok fazla ilaç olduğu için Türkiyede yok | ⏯ |
没有 🇨🇳 | 🇹🇷 № | ⏯ |
你们自己从中国进口吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Çinden kendin mi ithal ediyorsun | ⏯ |
因为我需要赚很多钱 🇨🇳 | 🇹🇷 Çünkü çok para kazanmam lazım | ⏯ |
有没有面条 🇨🇳 | 🇹🇷 Erişteniz var mı | ⏯ |
我为什么要跟别人说话 🇨🇳 | 🇹🇷 Neden biriyle konuşmak isteyeyim ki | ⏯ |
没有,有没有那个有图片?有图片的菜单 🇨🇳 | 🇹🇷 Hayır, bunun bir resmi var mı? Resimlerle dolu bir menü | ⏯ |
我没有把价格提高 🇨🇳 | 🇹🇷 Fiyatı ben yükseltmedim | ⏯ |
我没有跟别人聊天 🇨🇳 | 🇹🇷 Kimseyle konuşmadım | ⏯ |
你购买必须通过我 🇨🇳 | 🇹🇷 Benden alıyorsun | ⏯ |