Chinese to Korean
你是卖扣子还是做衣服 🇨🇳 | 🇹🇷 Düğme mi satıyorsun yoksa kıyafet mi yapıyorsun | ⏯ |
不想脱衣服 🇨🇳 | 🇹🇷 Soyunmak istemiyorum | ⏯ |
但是这两种药物中午都没有服用 🇨🇳 | 🇹🇷 Ama ikisi de öğlen alınmadı | ⏯ |
昨天卖了一件衣服。不喜欢能退吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Dün bir elbise satıldı. Geri çekilmek istemiyor musun | ⏯ |
有没有有没有酒 🇨🇳 | 🇹🇷 Şarap var mı | ⏯ |
你们这里有没有烤鱼 🇨🇳 | 🇹🇷 Burada ızgara balık var mı | ⏯ |
嗯,这里没有菜单 🇨🇳 | 🇹🇷 Burada menü yok | ⏯ |
没有 🇨🇳 | 🇹🇷 № | ⏯ |
刚刚你没穿衣服的时候,我真的很想去抱着你 🇨🇳 | 🇹🇷 Giyinmemişken sana sarılmak istedim | ⏯ |
这个卖完了,没有货了 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu satıldı ve hiçbir hisse senedi yoktur | ⏯ |
我没有 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben yapmadım | ⏯ |
有没有面条 🇨🇳 | 🇹🇷 Erişteniz var mı | ⏯ |
没有,有没有那个有图片?有图片的菜单 🇨🇳 | 🇹🇷 Hayır, bunun bir resmi var mı? Resimlerle dolu bir menü | ⏯ |
聚酯木纹纽扣 🇨🇳 | 🇹🇷 Polyester ahşap düğmeler | ⏯ |
但是没有你说的那么多 🇨🇳 | 🇹🇷 Ama söylediğin kadar değil | ⏯ |
耳朵有什么不舒服 🇨🇳 | 🇹🇷 Kulaklarının nesi var | ⏯ |
有没有扑克牌卖 🇨🇳 | 🇹🇷 Satılık kart var mı | ⏯ |
你需要采购这些配件 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu aksesuarları satın almak gerekir | ⏯ |
都没有问题 🇨🇳 | 🇹🇷 Sorun yok | ⏯ |
土耳其没有 🇨🇳 | 🇹🇷 Türkiyede yok | ⏯ |