一会儿把钱给你 🇨🇳 | 🇹🇷 Parayı sonra veririm | ⏯ |
我会跟你们一块儿去,然后把你们送到飞机场 🇨🇳 | 🇹🇷 Seninle gelip seni havaalanına götüreceğim | ⏯ |
我会跟你们一块儿去的 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de seninle giderim | ⏯ |
你把我拉进黑名单 🇨🇳 | 🇹🇷 Beni kara listeye sen koydun | ⏯ |
你会跟我一起去吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Benimle gelir misin | ⏯ |
你先歇一会儿,不头痛了,我们去做治疗 🇨🇳 | 🇹🇷 Ara ver, baş ağrısı yok, tedavi ye gidiyoruz | ⏯ |
送我们去故宫,送我们去长城,然后晚上送我们去机场都是一辆车 🇨🇳 | 🇹🇷 Bizi Yasak Şehire götür, Çin Seddine götür, sonra da akşam havaalanına götür | ⏯ |
一会儿给你尿酸的药物 🇨🇳 | 🇹🇷 Birazdan sana ürik asit ilacı verirsin | ⏯ |
我为你多送一些配件 🇨🇳 | 🇹🇷 Sana biraz daha aksesuar göndereceğim | ⏯ |
我给你多送一点配件 🇨🇳 | 🇹🇷 Sana biraz daha aksesuar göndereceğim | ⏯ |
你会带我去吃美食吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Beni yemeğe götürür müyebilirsiniz | ⏯ |
然后他们会给你送过来 🇨🇳 | 🇹🇷 Sonra seni gönderirler | ⏯ |
你什么时候出机场,我可以送你们去 🇨🇳 | 🇹🇷 Havaalanından ayrılırken seni oraya götürebilirim | ⏯ |
我开摩托车送你 🇨🇳 | 🇹🇷 Seni motosikletle götüreceğim | ⏯ |
我给你赠送配件 🇨🇳 | 🇹🇷 Sana aksesuar vereceğim | ⏯ |
现在还不确定,地点把我们送到 🇨🇳 | 🇹🇷 Nerede olacağımız henüz belli değil | ⏯ |
然后晚上送我们去机场 🇨🇳 | 🇹🇷 O zaman akşam bizi havaalanına götür | ⏯ |
他今天会等你去哦 🇨🇳 | 🇹🇷 Bugün seni bekliyor olacak | ⏯ |
我第一次去土耳其可能会不习惯 🇨🇳 | 🇹🇷 Türkiyeye ilk gittiğimde buna alışamayabilirdim | ⏯ |
抽完进去看看有没有 🇨🇳 | 🇹🇷 Herhangi bir olup olmadığını görmek için pompalama sonra | ⏯ |
To send 🇬🇧 | 🇹🇷 Göndermek için | ⏯ |
На Лейла Лейла Ле 🇨🇳 | 🇹🇷 Sen sed in | ⏯ |
Hi, Mr.Mustafa. in the exhibition you inquired about 16-160mm 4 layer PPR machine line 🇬🇧 | 🇹🇷 Merhaba Mustafa Bey. sergide yaklaşık 16-160mm 4 katmanlı PPR makine hattı sordu | ⏯ |
plasma is very popular in salon and clinic 🇬🇧 | 🇹🇷 plazma salon ve klinikte çok popüler | ⏯ |
Birbirimizi görmek için sabırsızlanıyoruz 🇨🇳 | 🇹🇷 G?rmek in sab?rs?zlan | ⏯ |
你们先下车,我我去停车 🇨🇳 | 🇹🇷 Önce sen arabadan in, ben de arabayı durdurayım | ⏯ |
Böyle iyi bir oğlu olduğu için teyzeme teşekkürler 🇨🇳 | 🇹🇷 B?yle iyi bir olu eski u in teyzeme teekk?rler | ⏯ |
You shouldnt be 🇬🇧 | 🇹🇷 Olmamalısın | ⏯ |
Are you working today 🇬🇧 | 🇹🇷 Bugün çalışıyor musun | ⏯ |
about plasma do you need 🇬🇧 | 🇹🇷 Plazma hakkında ihtiyacınız var mı | ⏯ |
hope you Have wonderful business this week 🇬🇧 | 🇹🇷 bu hafta harika bir iş var umut | ⏯ |
I learned how to cook a lot of things 🇬🇧 | 🇹🇷 Birçok şeyi pişirmeyi öğrendim | ⏯ |
so your mom dont want you marry with him. old people know everything 🇬🇧 | 🇹🇷 Annen onunla evlenmeni istemesin diye. yaşlı insanlar her şeyi biliyorum | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey for all of you 🇬🇧 | 🇹🇷 Hepiniz için Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
take care yourself. health very important. if your health have problem. you can not do anything 🇬🇧 | 🇹🇷 Kendine dikkat et. sağlık çok önemlidir. eğer sağlık sorunu varsa. Hiçbir şey yapamazsın | ⏯ |