让他忌口,还有不让他多喝水 🇨🇳 | 🇹🇷 Ağzından kaçsın ve daha fazla su içmesine izin verme | ⏯ |
让他联系你,然后你联系我们吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Senden iletişime geçmesini iste, sonra bizimle irtibata mı geçebiliyorsun | ⏯ |
你不要跟他来往 🇨🇳 | 🇹🇷 Onunla takılmak istemezsin | ⏯ |
我也想去,可是公司不让我去 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de gitmek istiyorum ama şirket gitmeme izin vermiyor | ⏯ |
她是他的哎呀,不对 🇨🇳 | 🇹🇷 O onun oh, hayır | ⏯ |
但是他不管理业务 🇨🇳 | 🇹🇷 Ama işi o yönetmiyor | ⏯ |
他们的效果并不好 🇨🇳 | 🇹🇷 İyi çalışmıyorlardı | ⏯ |
他来过你的房间,可能你不认识他 🇨🇳 | 🇹🇷 Odana gitti, belki onu tanımıyorsun | ⏯ |
让你拉货,有时间到我们老家去玩,一个没时间吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Mal çekmene izin ver, memleketimizde oynayacak vaktin olsun, vakit yok mu | ⏯ |
VPN,在中国也不让你用是被禁用的 🇨🇳 | 🇹🇷 VPN, Çinde de devre dışı kullanılmasına izin vermiyor | ⏯ |
他说不能再夹坏钻杆了 🇨🇳 | 🇹🇷 Artık matkap borusunu kesemeyeceğini söyledi | ⏯ |
可能他有很多为难吧,我就不想强求他了 🇨🇳 | 🇹🇷 Belki bir sürü sorunu vardır, onu zorlamak istemiyorum | ⏯ |
你找他,他只会莫名其妙,不知道你要干嘛 🇨🇳 | 🇹🇷 Onu arıyorsun, sadece açıklanamaz olacak, ne yaptığını bilmiyor musun | ⏯ |
还有其他不舒服的症状吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Başka rahatsız edici belirtiler var mı | ⏯ |
他也 🇨🇳 | 🇹🇷 O da | ⏯ |
如果我有了你的孩子,你会不会让我打掉 🇨🇳 | 🇹🇷 Eğer senin çocuğun bende olsaydı, onu bayıltmama izin verirdin | ⏯ |
他太累了 别叫醒他 🇨🇳 | 🇹🇷 Çok yorgun | ⏯ |
他父母现在让她正在相亲,如果成功的话就结婚了吧 🇨🇳 | 🇹🇷 Ailesi onun çıkmasına izin verdi ve eğer başarırsa evlenecek, değil mi | ⏯ |
可以让我考虑一下吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Bunu düşünebilir miyim | ⏯ |
能吃西餐吗?但是他不是那个就不是那个什么了 🇨🇳 | 🇹🇷 Batı yemeği yiyebilir miyim? Ama o öyle değil, öyle değil | ⏯ |