他也 🇨🇳 | 🇹🇷 O da | ⏯ |
我也感冒了 🇨🇳 | 🇹🇷 Benim de üşüttüm | ⏯ |
他太累了 别叫醒他 🇨🇳 | 🇹🇷 Çok yorgun | ⏯ |
这个地方离他家500公里 🇨🇳 | 🇹🇷 Burası evinden 500 kilometre uzakta | ⏯ |
她的病在他们当地治不了,后来去的南京 🇨🇳 | 🇹🇷 Hastalığı kendi bölgelerinde tedavi edilemedi ve daha sonra Nanjinge gitti | ⏯ |
泡沫也比之前少了 🇨🇳 | 🇹🇷 Eskisinden daha az kabarcıklar da vardır | ⏯ |
舌苔也比之前好了 🇨🇳 | 🇹🇷 Dil yosunu eskisinden daha iyi | ⏯ |
我也 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de | ⏯ |
你也 🇨🇳 | 🇹🇷 Sen de | ⏯ |
我早就拒绝了他们 🇨🇳 | 🇹🇷 Onları uzun zamandır geri çevirdim | ⏯ |
他们已经出来了吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Daha çıkmadılar mı | ⏯ |
我俩在一起,我就跟他一起吃饭,我俩分开了,现在也不在一起了 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikteydik, onunla yemek yerdim, ayrıldık ve şimdi birlikte değiliz | ⏯ |
他回到了他的家乡,我回到了我的家乡,所以我们分开了 🇨🇳 | 🇹🇷 O memleketine döndü, ben de memleketime geri döndüm, biz de ayrıldık | ⏯ |
我也想 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de istiyorum | ⏯ |
这个价格我与他说了,他说没有钱赚 🇨🇳 | 🇹🇷 onunla konuştuğum bu fiyat o kazanmak için para yok dedi | ⏯ |
我也希望是这样,但是如果他结婚的话会祝福他的吧 🇨🇳 | 🇹🇷 Umarım öyledir, ama evlenirse, onu kutsa | ⏯ |
今天他没有去做礼拜,但是他儿子去了 🇨🇳 | 🇹🇷 Bugün kiliseye gitmedi ama oğlu gitti | ⏯ |
他说不能再夹坏钻杆了 🇨🇳 | 🇹🇷 Artık matkap borusunu kesemeyeceğini söyledi | ⏯ |
我也爱你 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de seni seviyorum | ⏯ |
我也想吃 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de yemek istiyorum | ⏯ |