English to Chinese
我真的会来看你 🇨🇳 | 🇹🇷 Gerçekten seni görmeye geleceğim | ⏯ |
你和谁一起来广州 🇨🇳 | 🇹🇷 Guangzhouda kiminlesin sen | ⏯ |
对不起,我说错了,这里那个名字很像小 🇨🇳 | 🇹🇷 Özür dilerim, yanılmışım | ⏯ |
你们一起三个人过来吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Siz üç adam bir araya geliyor musunuz | ⏯ |
先停一下输液的看看是不是它引起的头疼 🇨🇳 | 🇹🇷 Baş ağrısına neden olup olmadığını görmek için önce infüzyonu durduralım mı | ⏯ |
南京看得不好,又来到这里 🇨🇳 | 🇹🇷 Nanjing iyi göremiyor ve tekrar buraya geliyor | ⏯ |
对不起 🇨🇳 | 🇹🇷 Üzgünüm | ⏯ |
我看看能否做到 🇨🇳 | 🇹🇷 Bakalım yapabilecek miyim | ⏯ |
当我们在一起时我再给你看我的身体 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikteyken sana vücudumu göstereceğim | ⏯ |
等结果出来了,我们先看结果吧 🇨🇳 | 🇹🇷 Sonuçlar çıktığında, önce sonuçları görelim | ⏯ |
抽完进去看看有没有 🇨🇳 | 🇹🇷 Herhangi bir olup olmadığını görmek için pompalama sonra | ⏯ |
没看手机 🇨🇳 | 🇹🇷 Telefona bakmadım | ⏯ |
没看信息 🇨🇳 | 🇹🇷 Bilgiye bakmadım | ⏯ |
在一起三年 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikte üç yıl | ⏯ |
我要起床了 🇨🇳 | 🇹🇷 Kalkacağım | ⏯ |
回来 🇨🇳 | 🇹🇷 Gene gel | ⏯ |
过来 🇨🇳 | 🇹🇷 Gel | ⏯ |
我们一起嗨皮 🇨🇳 | 🇹🇷 Piyi birlikte selamlayalım | ⏯ |
我俩在一起,我就跟他一起吃饭,我俩分开了,现在也不在一起了 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikteydik, onunla yemek yerdim, ayrıldık ve şimdi birlikte değiliz | ⏯ |
如果好看便宜,给我买两条手链,拿过来我给你钱 🇨🇳 | 🇹🇷 Ucuz görünüyorsa, bana iki bilezik al ve getir, ben de sana para vereyim | ⏯ |