他的这个从家里面过来的时候就很严重了 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu ciddi olduğunda evden geldi | ⏯ |
这样的话,耳朵就不会冻了 🇨🇳 | 🇹🇷 Böylece kulakların donmayacak | ⏯ |
我他妈这个翻译出来明明说了的话,结果他们翻译出来就只剩几个的,太赞了 🇨🇳 | 🇹🇷 Annem bu çeviri açıkça kelimeleri söyledi, sonuç onlar sadece birkaç, çok övgü tercüme | ⏯ |
装这个肉的盒子去了哪里 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu etin olduğu kutu nereye gitti | ⏯ |
这样我就不用担心迷路了 🇨🇳 | 🇹🇷 Böylece kaybolma konusunda endişelenmeme gerek kalmaz | ⏯ |
跟他一样 🇨🇳 | 🇹🇷 Tıpkı onun gibi | ⏯ |
他这个能用几年 🇨🇳 | 🇹🇷 Bunu kaç yıl kullanabilir | ⏯ |
这个价格我与他说了,他说没有钱赚 🇨🇳 | 🇹🇷 onunla konuştuğum bu fiyat o kazanmak için para yok dedi | ⏯ |
他的孙子 🇨🇳 | 🇹🇷 Torunu | ⏯ |
我爸爸的弟弟,他知道这个地方,她以前在这个地方一直裹,然后介绍过来的 🇨🇳 | 🇹🇷 Babamın kardeşi, burayı biliyor | ⏯ |
你给我一个合理的价格,这个根本就不合理 🇨🇳 | 🇹🇷 Bana makul bir fiyat verirsen, bu hiç de mantıklı değil | ⏯ |
他年轻的时候去里面淘过金 🇨🇳 | 🇹🇷 Gençken altın almak için içeri girdi | ⏯ |
它是种这个的 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu biraz | ⏯ |
这个卖完了,没有货了 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu satıldı ve hiçbir hisse senedi yoktur | ⏯ |
感谢阿姨生了这么好的儿子 🇨🇳 | 🇹🇷 Böyle iyi bir oğlu olduğu için teyzeme teşekkürler | ⏯ |
来我这里 🇨🇳 | 🇹🇷 Bana gel | ⏯ |
他这个是在美国哪里 🇨🇳 | 🇹🇷 Amerikanın neresinde | ⏯ |
你每天开这么长时间的汽车,累不累 🇨🇳 | 🇹🇷 Her gün o kadar uzun süre araba kullanıyorsun ki yorgun musun | ⏯ |
我们画的是不是这样 🇨🇳 | 🇹🇷 Çizdiğimiz bu mu | ⏯ |
是谁?你就不一样 🇨🇳 | 🇹🇷 Kim bu? Sen farklısın | ⏯ |