I will do it again when I come to Turkey 🇬🇧 | 🇹🇷 Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey for all of you 🇬🇧 | 🇹🇷 Hepiniz için Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
I learned how to cook a lot of things 🇬🇧 | 🇹🇷 Birçok şeyi pişirmeyi öğrendim | ⏯ |
We live here , that makes us Chinese 🇬🇧 | 🇹🇷 Burada yaşıyoruz, bu bizi Çinli yapar | ⏯ |
To send 🇬🇧 | 🇹🇷 Göndermek için | ⏯ |
Yield to the side 🇬🇧 | 🇹🇷 Yan verim | ⏯ |
如果我 🇨🇳 | 🇹🇷 Eğer i | ⏯ |
I forget most of them 🇬🇧 | 🇹🇷 Çoğunu unutuyorum | ⏯ |
Yield to the side with obstacles 🇬🇧 | 🇹🇷 Engellerle yan teslim | ⏯ |
为什么不跟我说话 🇨🇳 | 🇹🇷 Neden benimle konuşmuyorsun | ⏯ |
你感觉到我说什么了么 🇨🇳 | 🇹🇷 Söylediklerimi hissediyor musun | ⏯ |
你能明白我在说什么么 🇨🇳 | 🇹🇷 Ne dediğimi görebiliyor musun | ⏯ |
我是什么 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben neyim | ⏯ |
还有什么要跟我说的吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Bana söylemek istediğin başka bir şey var mı | ⏯ |
我为什么要跟别人说话 🇨🇳 | 🇹🇷 Neden biriyle konuşmak isteyeyim ki | ⏯ |
你需要我什么 🇨🇳 | 🇹🇷 Benim için neye ihtiyacın var | ⏯ |
不知道该说什么 🇨🇳 | 🇹🇷 Ne diyeceğimi bilemiyorum | ⏯ |
如果你想说什么 🇨🇳 | 🇹🇷 Bir şey söylemek istersen | ⏯ |
我听不懂 🇨🇳 | 🇹🇷 Anlamıyorum | ⏯ |
我们来以中国 🇨🇳 | 🇹🇷 Çine gelelim | ⏯ |
需要我做什么吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Bir şey yapmamı ister misin | ⏯ |
你们需要吃什么早餐吗?我帮你们买 🇨🇳 | 🇹🇷 Kahvaltıya ihtiyacın var mı? Senin için alırım | ⏯ |
有什么需要帮忙的随时可以和我说 🇨🇳 | 🇹🇷 Sana yardım etmek için yapabileceğin her şeyi yaparım | ⏯ |
如果想说什么,就在这个软件发给我 🇨🇳 | 🇹🇷 Eğer bir şey söylemek istiyorsanız, bu yazılım bana gönderin | ⏯ |
因为包车对于我们来说比较方便 🇨🇳 | 🇹🇷 Çünkü otobüs kiralamak bizim için daha uygun | ⏯ |
你开车来接我们 🇨🇳 | 🇹🇷 Bizi arabayla aldın | ⏯ |
那我们怎么沟通 🇨🇳 | 🇹🇷 Peki nasıl iletişim kuracağız | ⏯ |
他告诉我什么可以做什么不可以做什么东西能吃什么不能吃 🇨🇳 | 🇹🇷 Bana ne yapabileceğini, ne yapabileceğini, ne yiyip yemeyeceğini anlattı | ⏯ |
我好想你 你能来么 🇨🇳 | 🇹🇷 Seni özledim, gelebilir misin | ⏯ |