| Yield to the side  🇬🇧 | 🇹🇷  Yan verim | ⏯ | 
| Yield to the side with obstacles  🇬🇧 | 🇹🇷  Engellerle yan teslim | ⏯ | 
| To send  🇬🇧 | 🇹🇷  Göndermek için | ⏯ | 
| I learned how to cook a lot of things  🇬🇧 | 🇹🇷  Birçok şeyi pişirmeyi öğrendim | ⏯ | 
| I will do it again when I come to Turkey  🇬🇧 | 🇹🇷  Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ | 
| I will do it again when I come to Turkey for all of you  🇬🇧 | 🇹🇷  Hepiniz için Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ | 
| Hi, Mr.Mustafa. in the exhibition you inquired about 16-160mm 4 layer PPR machine line  🇬🇧 | 🇹🇷  Merhaba Mustafa Bey. sergide yaklaşık 16-160mm 4 katmanlı PPR makine hattı sordu | ⏯ | 
| 你买他的吧  🇨🇳 | 🇹🇷  Onu satın aldın, değil mi | ⏯ | 
| 酒店  🇨🇳 | 🇹🇷  Hotel | ⏯ | 
| 那边国外的人很多  🇨🇳 | 🇹🇷  Dışarıda bir sürü insan var | ⏯ | 
| 你的快好的差不多了吧  🇨🇳 | 🇹🇷  Neredeyse iyisin, değil mi | ⏯ | 
| 住酒店  🇨🇳 | 🇹🇷  Otelde kalın | ⏯ | 
| 酒店属于经济型酒店  🇨🇳 | 🇹🇷  Otel bir ekonomi otelidir | ⏯ | 
| 那边人多  🇨🇳 | 🇹🇷  Orada bir sürü insan var | ⏯ | 
| 那边隧道  🇨🇳 | 🇹🇷  Şuradaki tünel | ⏯ | 
| 或者是联系美国那边的  🇨🇳 | 🇹🇷  Ya da Amerikan tarafıyla temasa geç | ⏯ | 
| 红葡萄酒  🇨🇳 | 🇹🇷  Kırmızı şarap | ⏯ | 
| 有红酒吗  🇨🇳 | 🇹🇷  Kırmızı şarabın var mı | ⏯ | 
| 对对对,我们这边是禁用的  🇨🇳 | 🇹🇷  Doğru, bizim tarafımız devre dışı | ⏯ | 
| 你去跟别的女人说话吧  🇨🇳 | 🇹🇷  Gidip başka bir kadınla konuş | ⏯ | 
| 放心吧,不会影响疗效的  🇨🇳 | 🇹🇷  Merak etme, etkinliğini etkilemeyecek | ⏯ | 
| 是会计吧  🇨🇳 | 🇹🇷  Muhasebeci, değil mi | ⏯ | 
| 那我走吧  🇨🇳 | 🇹🇷  O zaman ben giderim | ⏯ | 
| 我想去酒店  🇨🇳 | 🇹🇷  Otele gitmek istiyorum | ⏯ | 
| 你找别的厂家给你提供吧  🇨🇳 | 🇹🇷  Size sağlamak için başka bir üretici bulabilirsiniz | ⏯ | 
| 两边修短一点  🇨🇳 | 🇹🇷  Her iki tarafta biraz daha kısa inşa edin | ⏯ | 
| 明天我去那边  🇨🇳 | 🇹🇷  Yarın oraya gidiyorum | ⏯ |