To send 🇬🇧 | 🇹🇷 Göndermek için | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey 🇬🇧 | 🇹🇷 Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey for all of you 🇬🇧 | 🇹🇷 Hepiniz için Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
Yield to the side 🇬🇧 | 🇹🇷 Yan verim | ⏯ |
Yield to the side with obstacles 🇬🇧 | 🇹🇷 Engellerle yan teslim | ⏯ |
I learned how to cook a lot of things 🇬🇧 | 🇹🇷 Birçok şeyi pişirmeyi öğrendim | ⏯ |
悄悄的拉着,不能训练的part no it is not my name 🇨🇳 | 🇹🇷 Sessizce çekin, parçası hiçbir fikrim değil eğitmek olamaz | ⏯ |
美丽 🇨🇳 | 🇹🇷 Güzel | ⏯ |
现在还不确定,地点把我们送到 🇨🇳 | 🇹🇷 Nerede olacağımız henüz belli değil | ⏯ |
送我们回来的时候能送到酒店外,其他的地点吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Otele, başka yerlere dönebilir miyiz | ⏯ |
在海拔3000多米的地方种植的 🇨🇳 | 🇹🇷 3000 metreden daha yüksek bir irtifada dikildi | ⏯ |
31号不去任何地方 🇨🇳 | 🇹🇷 31 hiçbir yerde değil | ⏯ |
你需要联系买票的地方改签 🇨🇳 | 🇹🇷 Bileti değiştirmek için bileti aldığınız yere başvurmanız gerekir | ⏯ |
我们可以去任何地方 🇨🇳 | 🇹🇷 Her yere gidebiliriz | ⏯ |
我的美人 🇨🇳 | 🇹🇷 Benim güzelliğim | ⏯ |
丽丝绒 🇨🇳 | 🇹🇷 Lisse | ⏯ |
我会跟你们一块儿去,然后把你们送到飞机场 🇨🇳 | 🇹🇷 Seninle gelip seni havaalanına götüreceğim | ⏯ |
它是种这个的 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu biraz | ⏯ |
哎呀,正好你们商店是最远的地方 🇨🇳 | 🇹🇷 Oops, bu senin dükkan en uzak olduğunu olur | ⏯ |
如果我想去这个地方,除了打车还有别的方法吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Eğer buraya gitmek istersem, taksiden başka yolu var mı | ⏯ |
回来的时候再确定送我们去的地点,可以吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Geri döndüğüzde bizi nereye götüreceğimizden emin olacaksın, değil mi | ⏯ |
我爸爸的弟弟,他知道这个地方,她以前在这个地方一直裹,然后介绍过来的 🇨🇳 | 🇹🇷 Babamın kardeşi, burayı biliyor | ⏯ |
这个地方离他家500公里 🇨🇳 | 🇹🇷 Burası evinden 500 kilometre uzakta | ⏯ |
你好,洗手间在什么地方 🇨🇳 | 🇹🇷 Merhaba, banyo nerede | ⏯ |
你长的好美 🇨🇳 | 🇹🇷 Çok güzelsin | ⏯ |
她问你怎么知道这个地方治疗的好了 🇨🇳 | 🇹🇷 Buraya iyi davranıldığını nasıl bildiğini sordu | ⏯ |
当地的品牌 🇨🇳 | 🇹🇷 Yerel markalar | ⏯ |