Chinese to English

How to say 合同上都有,我晚点发给你 in English?

Its on the contract, Ill send it to you later

More translations for 合同上都有,我晚点发给你

我合同都给你做好了  🇨🇳🇹🇷  Senin için bütün kontratlar bende
我晚点给你答复  🇨🇳🇹🇷  Daha sonra sana bir cevap veririm
我们晚上给你支付  🇨🇳🇹🇷  Akşam ödemeyaparız
有没有帅哥给你发信息  🇨🇳🇹🇷  Sana mesaj gönderecek yakışıklı bir adam var mı
有帅哥给你发信息吗  🇨🇳🇹🇷  Sana mesaj gönderen yakışıklı bir adam var mı
你可以发语音给我  🇨🇳🇹🇷  Bana bir ses gönderebilirsin
你有同意我的方案吗  🇨🇳🇹🇷  Planıma katılıyor musun
我们网上给你支付  🇨🇳🇹🇷  Size online ödeme yapıyoruz
晚上好  🇨🇳🇹🇷  İyi akşamlar
我给你多送一点配件  🇨🇳🇹🇷  Sana biraz daha aksesuar göndereceğim
说长一点,我的飞机是今天晚上十点到达  🇨🇳🇹🇷  Uzun bir süre yapmak için uçağım bu akşam saat 10da geldi
上次我给你买的两个  🇨🇳🇹🇷  Geçen sefer sana iki tane almıştım
你给我一个合理的价格,这个根本就不合理  🇨🇳🇹🇷  Bana makul bir fiyat verirsen, bu hiç de mantıklı değil
晚上我们去酒店  🇨🇳🇹🇷  Akşam otele gidiyoruz
晚上有漂亮的女人嘛  🇨🇳🇹🇷  Geceleri çok güzel bir kadın var
今天晚上我去超市给你买酸奶,大米和大蒜  🇨🇳🇹🇷  Bu akşam sana yoğurt, pirinç ve sarımsak almak için süpermarkete gideceğim
我帅我帅,给你给你冰激凌不给就不给  🇨🇳🇹🇷  Yakışıklıyım yakışıklıyım, sana dondurma veriyorum
你需要钱的话,我网上给你支付  🇨🇳🇹🇷  Paraya ihtiyacın varsa, internetten öderim
那个再给你便宜一点  🇨🇳🇹🇷  Bu senin için biraz daha ucuz
我给不了你  🇨🇳🇹🇷  Sana veremem

More translations for Its on the contract, Ill send it to you later

To send  🇬🇧🇹🇷  Göndermek için
Yield to the side  🇬🇧🇹🇷  Yan verim
I will do it again when I come to Turkey for all of you  🇬🇧🇹🇷  Hepiniz için Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım
Yield to the side with obstacles  🇬🇧🇹🇷  Engellerle yan teslim
I will do it again when I come to Turkey  🇬🇧🇹🇷  Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım
十六  🇨🇳🇹🇷  On altı
Hi, Mr.Mustafa. in the exhibition you inquired about 16-160mm 4 layer PPR machine line  🇬🇧🇹🇷  Merhaba Mustafa Bey. sergide yaklaşık 16-160mm 4 katmanlı PPR makine hattı sordu
You shouldnt be  🇬🇧🇹🇷  Olmamalısın
Are you working today  🇬🇧🇹🇷  Bugün çalışıyor musun
about plasma do you need   🇬🇧🇹🇷  Plazma hakkında ihtiyacınız var mı
hope you Have wonderful business this week  🇬🇧🇹🇷  bu hafta harika bir iş var umut
I learned how to cook a lot of things  🇬🇧🇹🇷  Birçok şeyi pişirmeyi öğrendim
悄悄的拉着,不能训练的part no it is not my name  🇨🇳🇹🇷  Sessizce çekin, parçası hiçbir fikrim değil eğitmek olamaz
so your mom dont want you marry with him. old people know everything  🇬🇧🇹🇷  Annen onunla evlenmeni istemesin diye. yaşlı insanlar her şeyi biliyorum
take care yourself. health very important. if your health have problem. you can not do anything  🇬🇧🇹🇷  Kendine dikkat et. sağlık çok önemlidir. eğer sağlık sorunu varsa. Hiçbir şey yapamazsın