English to Chinese
我要走了 🇨🇳 | 🇹🇷 Gitmeliyim | ⏯ |
那我走吧 🇨🇳 | 🇹🇷 O zaman ben giderim | ⏯ |
好吧,我要走了 🇨🇳 | 🇹🇷 Tamam, gidiyorum | ⏯ |
我走了我会说 🇨🇳 | 🇹🇷 Gittiğimde söylerim | ⏯ |
你一起把三个月的药带走 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikte üç aylık ilaç aldınız | ⏯ |
请问棉花堡的迷你巴士站怎么走 🇨🇳 | 🇹🇷 Fort Cottondaki minibüs durağına nasıl ulaşabileceğimi söyler misiniz | ⏯ |
你回去几天,啥时候过来 🇨🇳 | 🇹🇷 Birkaç günlüğüne geri döneceksin, ne zaman geleceksin | ⏯ |
我们可以用自己的地图么,你跟着我们的地图走 🇨🇳 | 🇹🇷 Kendi haritamızı kullanabilir miyiz, haritamızı takip et | ⏯ |
第二个月和第三个月的用药我建议你一起带走 🇨🇳 | 🇹🇷 İkinci ve üçüncü ayda yanında götürmeni öneririm | ⏯ |
回来 🇨🇳 | 🇹🇷 Gene gel | ⏯ |
过来 🇨🇳 | 🇹🇷 Gel | ⏯ |
她的病在他们当地治不了,后来去的南京 🇨🇳 | 🇹🇷 Hastalığı kendi bölgelerinde tedavi edilemedi ve daha sonra Nanjinge gitti | ⏯ |
去购物 🇨🇳 | 🇹🇷 Alışverişe git | ⏯ |
来瓶可乐 🇨🇳 | 🇹🇷 Kola şişesi al | ⏯ |
我的未来 🇨🇳 | 🇹🇷 Benim geleceğim | ⏯ |
过来一下 🇨🇳 | 🇹🇷 Gel | ⏯ |
过来抱抱 🇨🇳 | 🇹🇷 Gel ve sarıl | ⏯ |
来我这里 🇨🇳 | 🇹🇷 Bana gel | ⏯ |
回来的时候再确定送我们去的地点,可以吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Geri döndüğüzde bizi nereye götüreceğimizden emin olacaksın, değil mi | ⏯ |
你从哪里来 🇨🇳 | 🇹🇷 Nerelisin | ⏯ |