等我们在一起时,我再决定 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikte yken, ben karar veririm | ⏯ |
我们要在这吃饭 🇨🇳 | 🇹🇷 Burada mı yiyeceğiz | ⏯ |
我俩在一起,我就跟他一起吃饭,我俩分开了,现在也不在一起了 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikteydik, onunla yemek yerdim, ayrıldık ve şimdi birlikte değiliz | ⏯ |
我们一起嗨皮 🇨🇳 | 🇹🇷 Piyi birlikte selamlayalım | ⏯ |
吃饭 🇨🇳 | 🇹🇷 Yemek | ⏯ |
今天我请你们出去吃饭 🇨🇳 | 🇹🇷 Bugün seni yemeğe davet ediyorum | ⏯ |
等一下,我还还要点一点吃的 🇨🇳 | 🇹🇷 Bir dakika, bir şeyler sipariş edeceğim | ⏯ |
就一个人吃饭,就一份 🇨🇳 | 🇹🇷 Sadece tek başına ye, sadece bir tane | ⏯ |
饭吃了吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Yemek yedin mi | ⏯ |
你吃饭了吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Yemek yedin mi | ⏯ |
你好,吃饭了吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Merhaba, daha yedin mi | ⏯ |
我到楼下等你们吧! 🇨🇳 | 🇹🇷 Aşağıda seni bekleyeceğim | ⏯ |
我和我妈妈在一起 🇨🇳 | 🇹🇷 Annemle birlikteyim | ⏯ |
当我们在一起时我再给你看我的身体 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikteyken sana vücudumu göstereceğim | ⏯ |
等我们朋友过来付钱 🇨🇳 | 🇹🇷 Arkadaşlarımızın gelip ödemesini bekleyin | ⏯ |
你们一起三个人过来吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Siz üç adam bir araya geliyor musunuz | ⏯ |
你会跟我一起去吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Benimle gelir misin | ⏯ |
在一起三年 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikte üç yıl | ⏯ |
等我确认下来,我会告诉你们的 🇨🇳 | 🇹🇷 Emin olduğumda söylerim | ⏯ |
我们观察一下 🇨🇳 | 🇹🇷 Bir bakalım | ⏯ |
We live here , that makes us Chinese 🇬🇧 | 🇹🇷 Burada yaşıyoruz, bu bizi Çinli yapar | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey for all of you 🇬🇧 | 🇹🇷 Hepiniz için Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
To send 🇬🇧 | 🇹🇷 Göndermek için | ⏯ |
hope you Have wonderful business this week 🇬🇧 | 🇹🇷 bu hafta harika bir iş var umut | ⏯ |
Yield to the side 🇬🇧 | 🇹🇷 Yan verim | ⏯ |
Yield to the side with obstacles 🇬🇧 | 🇹🇷 Engellerle yan teslim | ⏯ |
I learned how to cook a lot of things 🇬🇧 | 🇹🇷 Birçok şeyi pişirmeyi öğrendim | ⏯ |
take care yourself. health very important. if your health have problem. you can not do anything 🇬🇧 | 🇹🇷 Kendine dikkat et. sağlık çok önemlidir. eğer sağlık sorunu varsa. Hiçbir şey yapamazsın | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey 🇬🇧 | 🇹🇷 Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |