Chinese to English
牛磺酸滴眼液 🇨🇳 | 🇹🇷 Taurin göz damlası | ⏯ |
他也 🇨🇳 | 🇹🇷 O da | ⏯ |
我俩在一起,我就跟他一起吃饭,我俩分开了,现在也不在一起了 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikteydik, onunla yemek yerdim, ayrıldık ve şimdi birlikte değiliz | ⏯ |
但是在一起三年了,分开也很有很多难受 🇨🇳 | 🇹🇷 Ama üç yıl birlikte olduktan sonra, ayrılmak çok acı çekti | ⏯ |
我也 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de | ⏯ |
你也 🇨🇳 | 🇹🇷 Sen de | ⏯ |
你在他们家做扣子吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Onların evinde düğme mi yapıyorsun | ⏯ |
他这个是在美国哪里 🇨🇳 | 🇹🇷 Amerikanın neresinde | ⏯ |
我也想 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de istiyorum | ⏯ |
我们正在准备离开,不要担心 🇨🇳 | 🇹🇷 Gitmeye hazırlanıyoruz, merak etme | ⏯ |
我也希望是这样,但是如果他结婚的话会祝福他的吧 🇨🇳 | 🇹🇷 Umarım öyledir, ama evlenirse, onu kutsa | ⏯ |
他回到了他的家乡,我回到了我的家乡,所以我们分开了 🇨🇳 | 🇹🇷 O memleketine döndü, ben de memleketime geri döndüm, biz de ayrıldık | ⏯ |
我也爱你 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de seni seviyorum | ⏯ |
我也想吃 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de yemek istiyorum | ⏯ |
我没开灯 🇨🇳 | 🇹🇷 Işıkları açmadım | ⏯ |
VPN,在中国也不让你用是被禁用的 🇨🇳 | 🇹🇷 VPN, Çinde de devre dışı kullanılmasına izin vermiyor | ⏯ |
对对对,现在医生说他现在这儿接受治疗 🇨🇳 | 🇹🇷 Doktor tedavi için burada olduğunu söyledi | ⏯ |
他的家在珠穆朗玛峰下面住 🇨🇳 | 🇹🇷 Evi Qomolangma Dağının altında yaşıyor | ⏯ |
他在家里边儿种植这种作物 🇨🇳 | 🇹🇷 Ekinleri evde yetiştiriyor | ⏯ |
我也感冒了 🇨🇳 | 🇹🇷 Benim de üşüttüm | ⏯ |