老板,我听说他那边有没有?你欠欠了他的钱有没有钱?他说你欠他钱,有没有这回事情 🇨🇳 | 🇬🇧 Boss, I heard he did? Do you owe him any money? He said you owed him money | ⏯ |
这个就是这个,他说没有 🇨🇳 | 🇯🇵 これはこれです、そして、彼はノーと言いました | ⏯ |
他说我没有卡 🇨🇳 | 🇬🇧 He said I didnt have a card | ⏯ |
他说你们没给他钱 🇨🇳 | 🇬🇧 He said you didnt give him any money | ⏯ |
他说他说过了 🇨🇳 | 🇬🇧 He said he had | ⏯ |
没有他瞎说 🇨🇳 | 🇬🇧 Without him | ⏯ |
这个没有价格 🇨🇳 | 🇹🇭 ไม่มีราคาสำหรับสิ่งนี้ | ⏯ |
他说了没打 🇨🇳 | 🇰🇷 그는 전화를 하지 않았다고 말했습니다 | ⏯ |
他说现在鸡蛋涨价了,瑞士卷不赚钱 🇨🇳 | 🇻🇳 Ông nói rằng giá của trứng là tăng bây giờ, và cuộn Thụy sĩ không kiếm được tiền | ⏯ |
这个价格很贵,45你没有说要 🇨🇳 | 🇬🇧 This price is very expensive, 45 you didnt say want to | ⏯ |
他跟我说是上车的价格 🇨🇳 | 🇻🇳 Ông nói với tôi giá của xe | ⏯ |
他们是乱说价钱的 🇨🇳 | 🇷🇺 Они говорят о цене | ⏯ |
他说了 🇨🇳 | 🇬🇧 He said | ⏯ |
看有没有他说的这个效果 🇨🇳 | 🇬🇧 See if theres any effect hes saying | ⏯ |
他说他没有喝醉过 🇨🇳 | 🇬🇧 He said he wasnt drunk | ⏯ |
你说这个价钱没办法卖 🇨🇳 | 🇬🇧 You said there was no way to sell it | ⏯ |
我没有说这个 🇨🇳 | 🇬🇧 I didnt say that | ⏯ |
和他没有话说 🇨🇳 | 🇰🇷 그는 할 말이 없었다 | ⏯ |
没这个价格 🇨🇳 | 🇬🇧 Theres no price | ⏯ |
这是干什么用的 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu ne için | ⏯ |
因为价格太低,公司没有钱赚,老板就不愿意给我们卖 🇨🇳 | 🇹🇷 Fiyat çok düşük olduğu için, şirketin kazanacak parası yok, patron bize satmak istemiyor | ⏯ |
因为很多药,土耳其没有 🇨🇳 | 🇹🇷 Çok fazla ilaç olduğu için Türkiyede yok | ⏯ |
我想要土耳其的纪念品,有没有女孩子带的项链 🇨🇳 | 🇹🇷 Türk hatırası istiyorum, kızlar için kolye yok | ⏯ |
那个再给你便宜一点 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu senin için biraz daha ucuz | ⏯ |
宾馆的房价能便宜一点吗?我身上没有带那么多现金 🇨🇳 | 🇹🇷 Otel oda fiyatı daha ucuz olabilir mi? Yanımda o kadar para yok | ⏯ |
你给我一个合理的价格,这个根本就不合理 🇨🇳 | 🇹🇷 Bana makul bir fiyat verirsen, bu hiç de mantıklı değil | ⏯ |
利用这几天你可以让你的朋友把钱打过来 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu günleri arkadaşlarının parayı aramasını sağlamak için kullan | ⏯ |
陪一个晚上多少钱 🇨🇳 | 🇹🇷 Seninle bir gece geçirmek için ne kadar para | ⏯ |
这种不好,我们用抗凝的防止血栓 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu iyi değil, biz kan pıhtılaşmasını önlemek için antikoagülan kullanın | ⏯ |
如果跟他结婚的话,会的 🇨🇳 | 🇹🇷 Onunla evlenirsen, evet | ⏯ |
你不要跟他来往 🇨🇳 | 🇹🇷 Onunla takılmak istemezsin | ⏯ |
没电了 🇨🇳 | 🇹🇷 Elektrik yok | ⏯ |
不提醒 🇨🇳 | 🇹🇷 Hatırlatma yok | ⏯ |
都没有问题 🇨🇳 | 🇹🇷 Sorun yok | ⏯ |
土耳其没有 🇨🇳 | 🇹🇷 Türkiyede yok | ⏯ |
说长一点,我的飞机是今天晚上十点到达 🇨🇳 | 🇹🇷 Uzun bir süre yapmak için uçağım bu akşam saat 10da geldi | ⏯ |
今天晚上我去超市给你买酸奶,大米和大蒜 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu akşam sana yoğurt, pirinç ve sarımsak almak için süpermarkete gideceğim | ⏯ |
你给我一个价格 🇨🇳 | 🇹🇷 Bana bir fiyat ver | ⏯ |