当我们在一起时我再给你看我的身体 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikteyken sana vücudumu göstereceğim | ⏯ |
在中国,我们会给朋友橙子和苹果 🇨🇳 | 🇹🇷 Çinde arkadaşlarımıza portakal ve elma veririz | ⏯ |
你会跟我一起去吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Benimle gelir misin | ⏯ |
我会跟你们一块儿去的 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de seninle giderim | ⏯ |
我和我妈妈在一起 🇨🇳 | 🇹🇷 Annemle birlikteyim | ⏯ |
等我们在一起时,我再决定 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikte yken, ben karar veririm | ⏯ |
我们一起嗨皮 🇨🇳 | 🇹🇷 Piyi birlikte selamlayalım | ⏯ |
是我们在北京的一个朋友,我们经常使用他的车 🇨🇳 | 🇹🇷 Pekinde bir arkadaşımız ve sık sık arabasını kullanırız | ⏯ |
等我们朋友过来付钱 🇨🇳 | 🇹🇷 Arkadaşlarımızın gelip ödemesini bekleyin | ⏯ |
我不希望你认识一些不好的朋友 🇨🇳 | 🇹🇷 Kötü arkadaşlar tanımanı istemiyorum | ⏯ |
我想租一辆车 🇨🇳 | 🇹🇷 Araba kiralamak istiyorum | ⏯ |
相信我们肯定会为了你好 🇨🇳 | 🇹🇷 Eminim senin iyiliğin için orada olacağız | ⏯ |
如果我有了你的孩子,你会不会让我打掉 🇨🇳 | 🇹🇷 Eğer senin çocuğun bende olsaydı, onu bayıltmama izin verirdin | ⏯ |
等我确认下来,我会告诉你们的 🇨🇳 | 🇹🇷 Emin olduğumda söylerim | ⏯ |
你好朋友 🇨🇳 | 🇹🇷 İyi arkadaşın | ⏯ |
你们先下车,我我去停车 🇨🇳 | 🇹🇷 Önce sen arabadan in, ben de arabayı durdurayım | ⏯ |
你说的是我们上一次去的餐厅吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Geçen sefer gittiğimiz restorandan mı bahsediyorsun | ⏯ |
我的金子 🇨🇳 | 🇹🇷 AltınLarım | ⏯ |
我会跟你们一块儿去,然后把你们送到飞机场 🇨🇳 | 🇹🇷 Seninle gelip seni havaalanına götüreceğim | ⏯ |
我跟她在一起,当了三年穆斯林 🇨🇳 | 🇹🇷 Onunla birlikteydim ve üç yıl boyunca Müslümandım | ⏯ |