English to Chinese
I will do it again when I come to Turkey 🇬🇧 | 🇹🇷 Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
如果我 🇨🇳 | 🇹🇷 Eğer i | ⏯ |
I forget most of them 🇬🇧 | 🇹🇷 Çoğunu unutuyorum | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey for all of you 🇬🇧 | 🇹🇷 Hepiniz için Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
I learned how to cook a lot of things 🇬🇧 | 🇹🇷 Birçok şeyi pişirmeyi öğrendim | ⏯ |
我很讨厌我的头发直 🇨🇳 | 🇹🇷 Saçımı düz nefret ediyorum | ⏯ |
干嘛呢 🇨🇳 | 🇹🇷 Ne yapıyorsun | ⏯ |
在干嘛呢 🇨🇳 | 🇹🇷 Ne yapıyorsun | ⏯ |
干性皮肤 🇨🇳 | 🇹🇷 Kuru cilt | ⏯ |
你在干什么 🇨🇳 | 🇹🇷 Ne yapıyorsun | ⏯ |
先上班干活了 🇨🇳 | 🇹🇷 Önce işteyim | ⏯ |
这是干什么用的 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu ne için | ⏯ |
你找他,他只会莫名其妙,不知道你要干嘛 🇨🇳 | 🇹🇷 Onu arıyorsun, sadece açıklanamaz olacak, ne yaptığını bilmiyor musun | ⏯ |
مەن ئەتە ئىشلەيمەن ug | 🇹🇷 我明天上班 | ⏯ |
我没事,我很好 🇨🇳 | 🇹🇷 İyiyim, iyiyim | ⏯ |
我他与我沟通 🇨🇳 | 🇹🇷 Benimle iletişim kuruyorum | ⏯ |
我走了我会说 🇨🇳 | 🇹🇷 Gittiğimde söylerim | ⏯ |
我剪 🇨🇳 | 🇹🇷 Kestim | ⏯ |
我也 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de | ⏯ |
我在 🇨🇳 | 🇹🇷 Buradayım | ⏯ |
我和我妈妈在一起 🇨🇳 | 🇹🇷 Annemle birlikteyim | ⏯ |
我在哭 🇨🇳 | 🇹🇷 Ağlıyorum | ⏯ |
我爱你 🇨🇳 | 🇹🇷 Seni seviyorum | ⏯ |
我也想 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de istiyorum | ⏯ |
我没有 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben yapmadım | ⏯ |