他是宁夏回族自治区,我们两家离得很远 🇨🇳 | 🇹🇷 O Ningxia Hui Özerk Bölgesi ve ikimiz çok uzaktayız | ⏯ |
跟尼泊尔离得很近 🇨🇳 | 🇹🇷 Nepale çok yakın | ⏯ |
新疆离得比较近 🇨🇳 | 🇹🇷 Sincan nispeten yakın | ⏯ |
这个地方离他家500公里 🇨🇳 | 🇹🇷 Burası evinden 500 kilometre uzakta | ⏯ |
你这么远,怎么知道这个医院了 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu hastaneyi nereden tanıyorsun | ⏯ |
我觉得我还是离开你 🇨🇳 | 🇹🇷 Sanırım seni bıraksam iyi olacak | ⏯ |
两个多月了 🇨🇳 | 🇹🇷 İki aydan fazla oldu | ⏯ |
种庄稼,种枸杞 🇨🇳 | 🇹🇷 Ekinler yetiştirin, çekirge yetiştirin | ⏯ |
两个男孩,一个女孩 🇨🇳 | 🇹🇷 İki erkek, bir kız | ⏯ |
快两个月了吧 🇨🇳 | 🇹🇷 Neredeyse iki ay mı | ⏯ |
我知道的有两个 🇨🇳 | 🇹🇷 İki tane tanıyorum | ⏯ |
我去过的有两个,其他的我不是很清楚 🇨🇳 | 🇹🇷 İki tane ye gittim ve diğerlerini de çok iyi tanımıyorum | ⏯ |
这个药物没有很多的副作用 🇨🇳 | 🇹🇷 İlacın çok fazla yan etkisi yok | ⏯ |
我可以借两个碗吗 🇨🇳 | 🇹🇷 İki kase ödünç alabilir miyim | ⏯ |
珠穆朗玛峰下面很远的地方有一个山是六千米,这里边儿有金子 🇨🇳 | 🇹🇷 Everest Dağının altı kilometre altında bir dağ var | ⏯ |
这么不信任我麻烦你请离开 🇨🇳 | 🇹🇷 Bu yüzden lütfen gitmezahmetinde bana güvenme | ⏯ |
上次我给你买的两个 🇨🇳 | 🇹🇷 Geçen sefer sana iki tane almıştım | ⏯ |
她们两个是不一样的 🇨🇳 | 🇹🇷 İkisi farklı | ⏯ |
路程比较远 🇨🇳 | 🇹🇷 Uzun bir mesafe | ⏯ |
好的,我要离开 🇨🇳 | 🇹🇷 Tamam, gidiyorum | ⏯ |