跟你在一起是不是不能跟别的男人聊天 🇨🇳 | 🇹🇷 Başka erkeklerle konuşamaz mısın | ⏯ |
如果我不跟你聊性爱,你还会跟我聊天吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Seninle seks hakkında konuşmazsam, yine de benimle konuşacak mısın | ⏯ |
你可以发语音跟我聊天 🇨🇳 | 🇹🇷 Benimle sesli konuşabilirsin | ⏯ |
你会跟我一起去吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Benimle gelir misin | ⏯ |
我觉得你是为了欲望才跟我聊天 🇨🇳 | 🇹🇷 Sanırım arzu için benimle konuşuyorsun | ⏯ |
我没有跟别人聊天 🇨🇳 | 🇹🇷 Kimseyle konuşmadım | ⏯ |
跟你在一起有哪些事情不能做 🇨🇳 | 🇹🇷 Sana ne yapılamaz ki | ⏯ |
我对象看到跟你聊天生气了 🇨🇳 | 🇹🇷 Seninle konuştuğunu görünce nesnem çok kızıyordu | ⏯ |
我俩在一起,我就跟他一起吃饭,我俩分开了,现在也不在一起了 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikteydik, onunla yemek yerdim, ayrıldık ve şimdi birlikte değiliz | ⏯ |
你不要跟他来往 🇨🇳 | 🇹🇷 Onunla takılmak istemezsin | ⏯ |
为什么不跟我说话 🇨🇳 | 🇹🇷 Neden benimle konuşmuyorsun | ⏯ |
我跟她在一起,当了三年穆斯林 🇨🇳 | 🇹🇷 Onunla birlikteydim ve üç yıl boyunca Müslümandım | ⏯ |
我会跟你们一块儿去的 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de seninle giderim | ⏯ |
因为很多人跟我聊天都是为了看身体 🇨🇳 | 🇹🇷 Çünkü bir sürü insan cesedi görmek için benimle konuşuyor | ⏯ |
你跟我说你要跟别的女人谈,我为什么要打电话给你 🇨🇳 | 🇹🇷 Başka bir kadınla konuştuğunu söylemiştin, neden seni arayayım ki | ⏯ |
跟他一样 🇨🇳 | 🇹🇷 Tıpkı onun gibi | ⏯ |
我明天不在医院 🇨🇳 | 🇹🇷 Yarın hastanede değilim | ⏯ |
我给不了你 🇨🇳 | 🇹🇷 Sana veremem | ⏯ |
我觉得你需要的不是我 🇨🇳 | 🇹🇷 Bana ihtiyacın olduğunu sanmıyorum | ⏯ |
是谁?你就不一样 🇨🇳 | 🇹🇷 Kim bu? Sen farklısın | ⏯ |
take care yourself. health very important. if your health have problem. you can not do anything 🇬🇧 | 🇹🇷 Kendine dikkat et. sağlık çok önemlidir. eğer sağlık sorunu varsa. Hiçbir şey yapamazsın | ⏯ |
Yield to the side with obstacles 🇬🇧 | 🇹🇷 Engellerle yan teslim | ⏯ |
so your mom dont want you marry with him. old people know everything 🇬🇧 | 🇹🇷 Annen onunla evlenmeni istemesin diye. yaşlı insanlar her şeyi biliyorum | ⏯ |
You shouldnt be 🇬🇧 | 🇹🇷 Olmamalısın | ⏯ |
中箱滚轮(注:包含外轮.轴.轴承.防滑螺母各1个) 8套 🇨🇳 | 🇹🇷 Orta kutu silindirler (Not: Dış tekerlekleri içerir | ⏯ |
Are you working today 🇬🇧 | 🇹🇷 Bugün çalışıyor musun | ⏯ |
about plasma do you need 🇬🇧 | 🇹🇷 Plazma hakkında ihtiyacınız var mı | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey for all of you 🇬🇧 | 🇹🇷 Hepiniz için Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
hope you Have wonderful business this week 🇬🇧 | 🇹🇷 bu hafta harika bir iş var umut | ⏯ |
悄悄的拉着,不能训练的part no it is not my name 🇨🇳 | 🇹🇷 Sessizce çekin, parçası hiçbir fikrim değil eğitmek olamaz | ⏯ |
To send 🇬🇧 | 🇹🇷 Göndermek için | ⏯ |
Hi, Mr.Mustafa. in the exhibition you inquired about 16-160mm 4 layer PPR machine line 🇬🇧 | 🇹🇷 Merhaba Mustafa Bey. sergide yaklaşık 16-160mm 4 katmanlı PPR makine hattı sordu | ⏯ |
Yield to the side 🇬🇧 | 🇹🇷 Yan verim | ⏯ |
I learned how to cook a lot of things 🇬🇧 | 🇹🇷 Birçok şeyi pişirmeyi öğrendim | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey 🇬🇧 | 🇹🇷 Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |