English to Chinese

How to say I dont know whos so lucky to marry you in Chinese?

我不知道谁娶了你这么幸运

More translations for I dont know whos so lucky to marry you

so your mom dont want you marry with him. old people know everything  🇬🇧🇹🇷  Annen onunla evlenmeni istemesin diye. yaşlı insanlar her şeyi biliyorum
I will do it again when I come to Turkey for all of you  🇬🇧🇹🇷  Hepiniz için Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım
I will do it again when I come to Turkey  🇬🇧🇹🇷  Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım
I learned how to cook a lot of things  🇬🇧🇹🇷  Birçok şeyi pişirmeyi öğrendim
To send  🇬🇧🇹🇷  Göndermek için
You shouldnt be  🇬🇧🇹🇷  Olmamalısın
Yield to the side  🇬🇧🇹🇷  Yan verim
如果我  🇨🇳🇹🇷  Eğer i
Are you working today  🇬🇧🇹🇷  Bugün çalışıyor musun
I forget most of them  🇬🇧🇹🇷  Çoğunu unutuyorum
about plasma do you need   🇬🇧🇹🇷  Plazma hakkında ihtiyacınız var mı
Yield to the side with obstacles  🇬🇧🇹🇷  Engellerle yan teslim
hope you Have wonderful business this week  🇬🇧🇹🇷  bu hafta harika bir iş var umut
Hi, Mr.Mustafa. in the exhibition you inquired about 16-160mm 4 layer PPR machine line  🇬🇧🇹🇷  Merhaba Mustafa Bey. sergide yaklaşık 16-160mm 4 katmanlı PPR makine hattı sordu
take care yourself. health very important. if your health have problem. you can not do anything  🇬🇧🇹🇷  Kendine dikkat et. sağlık çok önemlidir. eğer sağlık sorunu varsa. Hiçbir şey yapamazsın

More translations for 我不知道谁娶了你这么幸运

你这么远,怎么知道这个医院了  🇨🇳🇹🇷  Bu hastaneyi nereden tanıyorsun
不知道该说什么  🇨🇳🇹🇷  Ne diyeceğimi bilemiyorum
我想知道这个是什么好吃的  🇨🇳🇹🇷  Bunun neresini bilmek istiyorum
她问你怎么知道这个地方治疗的好了  🇨🇳🇹🇷  Buraya iyi davranıldığını nasıl bildiğini sordu
现在还不知道呢  🇨🇳🇹🇷  Henüz bilmiyorum
你知道枸杞吗  🇨🇳🇹🇷  Ne var biliyor musun
我知道的有两个  🇨🇳🇹🇷  İki tane tanıyorum
是谁?你就不一样  🇨🇳🇹🇷  Kim bu? Sen farklısın
你是谁  🇨🇳🇹🇷  Kimsin
我给不了你  🇨🇳🇹🇷  Sana veremem
你知道珠穆朗玛峰吗  🇨🇳🇹🇷  Everest Dağını biliyor musun
不要这么做  🇨🇳🇹🇷  Bunu yapma
这么不信任我麻烦你请离开  🇨🇳🇹🇷  Bu yüzden lütfen gitmezahmetinde bana güvenme
你找他,他只会莫名其妙,不知道你要干嘛  🇨🇳🇹🇷  Onu arıyorsun, sadece açıklanamaz olacak, ne yaptığını bilmiyor musun
我不打扰你了  🇨🇳🇹🇷  Seni rahatsız etmeyeceğim
我知道,土耳其的热气球  🇨🇳🇹🇷  Biliyorum, Türkiyede sıcak hava balonları
你感觉到我说什么了么  🇨🇳🇹🇷  Söylediklerimi hissediyor musun
如果我不给你看阴道,你还会要我吗  🇨🇳🇹🇷  Vajinayı göstermezsem, beni yine de ister misin
这样我就不用担心迷路了  🇨🇳🇹🇷  Böylece kaybolma konusunda endişelenmeme gerek kalmaz
运转  🇨🇳🇹🇷  Çalışan