| 你们这里是不是大部分人都不存钱  🇨🇳 | 🇹🇷  Çoğunuz para biriktirmiyor musunuz | ⏯ | 
| 多少钱打款给我  🇨🇳 | 🇹🇷  Bana ne kadar para ödeyeceksin | ⏯ | 
| 因为我需要赚很多钱  🇨🇳 | 🇹🇷  Çünkü çok para kazanmam lazım | ⏯ | 
| 谁给你更多的钱  🇨🇳 | 🇹🇷  Sana kim daha fazla para verdi | ⏯ | 
| 请问打车去eminonu多少钱  🇨🇳 | 🇹🇷  Eminönüne taksi ne kadar para var, lütfen | ⏯ | 
| 陪一个晚上多少钱  🇨🇳 | 🇹🇷  Seninle bir gece geçirmek için ne kadar para | ⏯ | 
| sei fortunato che senza scudo ancora non ti hanno attaccato,mettilo che attaccheranno sempre  🇮🇹 | 🇹🇷  Kalkan olmadan sana henüz saldırmadıkları için şanslısın | ⏯ | 
| 这个价格我与他说了,他说没有钱赚  🇨🇳 | 🇹🇷  onunla konuştuğum bu fiyat o kazanmak için para yok dedi | ⏯ | 
| 我可以给你兑换一个土耳其币吗?我想收藏  🇨🇳 | 🇹🇷  Sizin için bir Türk para birimi bozabilir miyim? Toplamak istiyorum | ⏯ | 
| 宾馆的房价能便宜一点吗?我身上没有带那么多现金  🇨🇳 | 🇹🇷  Otel oda fiyatı daha ucuz olabilir mi? Yanımda o kadar para yok | ⏯ | 
| 如果好看便宜,给我买两条手链,拿过来我给你钱  🇨🇳 | 🇹🇷  Ucuz görünüyorsa, bana iki bilezik al ve getir, ben de sana para vereyim | ⏯ | 
| 上次我给你买的两个  🇨🇳 | 🇹🇷  Geçen sefer sana iki tane almıştım | ⏯ | 
| 你给我一个价格  🇨🇳 | 🇹🇷  Bana bir fiyat ver | ⏯ | 
| 我给不了你  🇨🇳 | 🇹🇷  Sana veremem | ⏯ | 
| 那个再给你便宜一点  🇨🇳 | 🇹🇷  Bu senin için biraz daha ucuz | ⏯ | 
| 我给你买的那两瓶酸奶吗  🇨🇳 | 🇹🇷  Sana şu iki şişe yoğurt mu alıyorsun | ⏯ | 
| 我合同都给你做好了  🇨🇳 | 🇹🇷  Senin için bütün kontratlar bende | ⏯ | 
| 我帅我帅,给你给你冰激凌不给就不给  🇨🇳 | 🇹🇷  Yakışıklıyım yakışıklıyım, sana dondurma veriyorum | ⏯ | 
| 我给你多送一点配件  🇨🇳 | 🇹🇷  Sana biraz daha aksesuar göndereceğim | ⏯ | 
| 过五天再给你测一个浓度  🇨🇳 | 🇹🇷  Beş gün içinde sana bir konsantrasyon daha vereceğim | ⏯ | 
| 你给我一个合理的价格,这个根本就不合理  🇨🇳 | 🇹🇷  Bana makul bir fiyat verirsen, bu hiç de mantıklı değil | ⏯ | 
| 如果好看便宜,给我买两条手链,拿过来我给你钱  🇨🇳 | 🇹🇷  Ucuz görünüyorsa, bana iki bilezik al ve getir, ben de sana para vereyim | ⏯ | 
| 我不会再给你看我的身体了  🇨🇳 | 🇹🇷  Artık sana vücudumu göstermeyeceğim | ⏯ | 
| 我可以给你兑换一个土耳其币吗?我想收藏  🇨🇳 | 🇹🇷  Sizin için bir Türk para birimi bozabilir miyim? Toplamak istiyorum | ⏯ | 
| 一会儿把钱给你  🇨🇳 | 🇹🇷  Parayı sonra veririm | ⏯ | 
| 我给你人民币  🇨🇳 | 🇹🇷  Sana RMB vereceğim | ⏯ | 
| 你购买必须通过我  🇨🇳 | 🇹🇷  Benden alıyorsun | ⏯ | 
| 我想你了  🇨🇳 | 🇹🇷  Özledim seni | ⏯ | 
| 当我们在一起时我再给你看我的身体  🇨🇳 | 🇹🇷  Birlikteyken sana vücudumu göstereceğim | ⏯ | 
| 刘主任说明天给你带一个面包烤箱  🇨🇳 | 🇹🇷  Müdür Liu yarın sana ekmek fırını getirmemi söyledi | ⏯ | 
| 你去给我拿样品  🇨🇳 | 🇹🇷  Gidip bana bir örnek getir | ⏯ |