Chinese to English

How to say 你们大概几点去机场?一会儿我去半岛接你们 in English?

What time do you go to the airport? Ill pick you up on the peninsula in a moment

More translations for 你们大概几点去机场?一会儿我去半岛接你们

我会跟你们一块儿去,然后把你们送到飞机场  🇨🇳🇹🇷  Seninle gelip seni havaalanına götüreceğim
然后我们直接去机场  🇨🇳🇹🇷  Sonra doğruca havaalanına gideceğiz
我会跟你们一块儿去的  🇨🇳🇹🇷  Ben de seninle giderim
你们几点到  🇨🇳🇹🇷  Saat 19:00da buradasın
你什么时候出机场,我可以送你们去  🇨🇳🇹🇷  Havaalanından ayrılırken seni oraya götürebilirim
然后晚上送我们去机场  🇨🇳🇹🇷  O zaman akşam bizi havaalanına götür
你们几点能到  🇨🇳🇹🇷  Oraya ne zaman varabilirsin
送我们去故宫,送我们去长城,然后晚上送我们去机场都是一辆车  🇨🇳🇹🇷  Bizi Yasak Şehire götür, Çin Seddine götür, sonra da akşam havaalanına götür
你先歇一会儿,不头痛了,我们去做治疗  🇨🇳🇹🇷  Ara ver, baş ağrısı yok, tedavi ye gidiyoruz
然后司机接我们去故宫紫禁城  🇨🇳🇹🇷  Sonra şoför bizi Yasak Şehirin Yasak Şehirine götürdü
你会跟我一起去吗  🇨🇳🇹🇷  Benimle gelir misin
然后31号下午直接去机场  🇨🇳🇹🇷  O zaman ayın 31inde doğruca havaalanına git
你开车来接我们  🇨🇳🇹🇷  Bizi arabayla aldın
你是零点50的机票,我们八点之前到机场就可以了  🇨🇳🇹🇷  Sen 0:50ye biletsin, saat 8den önce havaalanına gidebiliriz
你们先下车,我我去停车  🇨🇳🇹🇷  Önce sen arabadan in, ben de arabayı durdurayım
等会去逛商场  🇨🇳🇹🇷  Alışverişe gitmeni bekle
我们自己去  🇨🇳🇹🇷  Kendi başımıza gidin
有机会欢迎你去北京玩  🇨🇳🇹🇷  Pekine hoş geldin demek için bir şans
今天我请你们出去吃饭  🇨🇳🇹🇷  Bugün seni yemeğe davet ediyorum
你几号回去结婚  🇨🇳🇹🇷  Evlenmek için kaç numara geri dönüyorsun

More translations for What time do you go to the airport? Ill pick you up on the peninsula in a moment

about plasma do you need   🇬🇧🇹🇷  Plazma hakkında ihtiyacınız var mı
Yield to the side  🇬🇧🇹🇷  Yan verim
Hi, Mr.Mustafa. in the exhibition you inquired about 16-160mm 4 layer PPR machine line  🇬🇧🇹🇷  Merhaba Mustafa Bey. sergide yaklaşık 16-160mm 4 katmanlı PPR makine hattı sordu
Yield to the side with obstacles  🇬🇧🇹🇷  Engellerle yan teslim
I will do it again when I come to Turkey for all of you  🇬🇧🇹🇷  Hepiniz için Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım
You shouldnt be  🇬🇧🇹🇷  Olmamalısın
Are you working today  🇬🇧🇹🇷  Bugün çalışıyor musun
take care yourself. health very important. if your health have problem. you can not do anything  🇬🇧🇹🇷  Kendine dikkat et. sağlık çok önemlidir. eğer sağlık sorunu varsa. Hiçbir şey yapamazsın
I will do it again when I come to Turkey  🇬🇧🇹🇷  Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım
hope you Have wonderful business this week  🇬🇧🇹🇷  bu hafta harika bir iş var umut
I learned how to cook a lot of things  🇬🇧🇹🇷  Birçok şeyi pişirmeyi öğrendim
十六  🇨🇳🇹🇷  On altı
one year one time. 35days. eat this one  🇬🇧🇹🇷  bir yıl bir kez. 35days
so your mom dont want you marry with him. old people know everything  🇬🇧🇹🇷  Annen onunla evlenmeni istemesin diye. yaşlı insanlar her şeyi biliyorum
To send  🇬🇧🇹🇷  Göndermek için
На Лейла Лейла Ле  🇨🇳🇹🇷  Sen sed in
plasma is very popular in salon and clinic  🇬🇧🇹🇷  plazma salon ve klinikte çok popüler
Birbirimizi görmek için sabırsızlanıyoruz  🇨🇳🇹🇷  G?rmek in sab?rs?zlan
你们先下车,我我去停车  🇨🇳🇹🇷  Önce sen arabadan in, ben de arabayı durdurayım
Böyle iyi bir oğlu olduğu için teyzeme teşekkürler  🇨🇳🇹🇷  B?yle iyi bir olu eski u in teyzeme teekk?rler