射筒鼓气板 🇨🇳 | 🇹🇷 Shot drum plaka | ⏯ |
你会讲英文吗 🇨🇳 | 🇹🇷 İngilizce biliyor musun | ⏯ |
我们是比他的贵 🇨🇳 | 🇹🇷 Biz ondan daha pahalıyız | ⏯ |
我早就拒绝了他们 🇨🇳 | 🇹🇷 Onları uzun zamandır geri çevirdim | ⏯ |
我俩在一起,我就跟他一起吃饭,我俩分开了,现在也不在一起了 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikteydik, onunla yemek yerdim, ayrıldık ve şimdi birlikte değiliz | ⏯ |
我要起床了 🇨🇳 | 🇹🇷 Kalkacağım | ⏯ |
你可以发语音给我 🇨🇳 | 🇹🇷 Bana bir ses gönderebilirsin | ⏯ |
我们一起嗨皮 🇨🇳 | 🇹🇷 Piyi birlikte selamlayalım | ⏯ |
当我们在一起时我再给你看我的身体 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikteyken sana vücudumu göstereceğim | ⏯ |
他回到了他的家乡,我回到了我的家乡,所以我们分开了 🇨🇳 | 🇹🇷 O memleketine döndü, ben de memleketime geri döndüm, biz de ayrıldık | ⏯ |
我给不了你 🇨🇳 | 🇹🇷 Sana veremem | ⏯ |
以前我们都在北京,它是阿拉伯语翻译,后来我们都离开了 🇨🇳 | 🇹🇷 Daha önce hepimiz Pekindeydik, Arapça bir çevirmendi, ve sonra hepimiz ayrıldık | ⏯ |
我们到了 🇨🇳 | 🇹🇷 Buradayız | ⏯ |
然后他们会给你送过来 🇨🇳 | 🇹🇷 Sonra seni gönderirler | ⏯ |
他们已经出来了吗 🇨🇳 | 🇹🇷 Daha çıkmadılar mı | ⏯ |
是不是缅甸语言 🇨🇳 | 🇹🇷 Birmanya dili mi | ⏯ |
我们晚上给你支付 🇨🇳 | 🇹🇷 Akşam ödemeyaparız | ⏯ |
我们网上给你支付 🇨🇳 | 🇹🇷 Size online ödeme yapıyoruz | ⏯ |
等我们在一起时,我再决定 🇨🇳 | 🇹🇷 Birlikte yken, ben karar veririm | ⏯ |
我给你的就是呀 🇨🇳 | 🇹🇷 Ben de sana bunu veriyorum | ⏯ |
Yield to the side 🇬🇧 | 🇹🇷 Yan verim | ⏯ |
Yield to the side with obstacles 🇬🇧 | 🇹🇷 Engellerle yan teslim | ⏯ |
To send 🇬🇧 | 🇹🇷 Göndermek için | ⏯ |
I learned how to cook a lot of things 🇬🇧 | 🇹🇷 Birçok şeyi pişirmeyi öğrendim | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey 🇬🇧 | 🇹🇷 Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
I will do it again when I come to Turkey for all of you 🇬🇧 | 🇹🇷 Hepiniz için Türkiyeye geldiğimde tekrar yapacağım | ⏯ |
Hi, Mr.Mustafa. in the exhibition you inquired about 16-160mm 4 layer PPR machine line 🇬🇧 | 🇹🇷 Merhaba Mustafa Bey. sergide yaklaşık 16-160mm 4 katmanlı PPR makine hattı sordu | ⏯ |